Pages /KAYNAKLAR

20171111

OSMANLI İDARESİNDEN SONRA BULGARİSTAN TÜRKLERİNİN SOSYO-KÜLTÜREL HAYATI



OSMANLI İDARESİNDEN SONRA BULGARİSTAN TÜRKLERİNİN SOSYO-KÜLTÜREL HAYATI 


ÖNSÖZ
Türklerin Orta Asya bozkırlarından başlayan ve akınlar halinde batıya doğru devam eden göçleri asırlarca sürmüştür. Beylikler ve devletler kuran Türkler en çok Anadolu’da karar kılmıştır. Anadolu gibi sıcak, samimi ve şefkatli bir isimle anılmaya başlayan topraklarda hasretiyle yandığı büyük kültür ve medeniyete beşiklik etmeye başladı. İslamiyeti kendi istekleriyle kabul eden Türkler tarih boyu değişik isimlerle birçok devlet kurmuşlardır. Oğuz Türklerinin bir kolu olan Bozokların Günhan kolunun Kayı boyundan gelen Osmanlıların Selçukluların dağılmasından sonra Söğüt ve Domaniçte kurdukları beylik Gazi Süleyman Paşanın Geliboluya geçmesiyle devlet olmuş ve dünya tarihinde 623 yıl hüküm sürmüştür.

ğüt ve Domaniç ovalarında temeli atılan Osmanlı medeniyeti 700 yıldan beri tüm dünya milletleri tarafından ilgiyle takip edilmektedir. Osmanlı medeniyetinin dünya tarihinde bu kadar uzun süre kalmasının en önemli nedenlerinden biri adalet ve hoş görüden ayrılmayarak gerçek anlamda insan haklarına önem verip din, dil, renk ayrımı gözetmeden idaresi altındaki insanlara eşit muamele etmesidir. Üç kıtada 623 yıl hüküm süren 20 milyon kilometrekarelik toprak üstünde Rumeli ve Anadolu beylerbeyine bağlı 34 eyalet ve 377 sancakla idare edilen Osmanlı coğrafyasında bu gün değişik isimlerle 50’ye yakın ülke bulunmaktadır. Devlet ve millet olmalarını Osmanlıya borçlu olan ve Osmanlı olmasaydı belki de devlet olma haklarını kazanamayacak olan bazı milletler ancak bu gün Osmanlının büyüklüğünü kabul etmektedir. Osmanlı Makedonya’da 519, Bulgaristan’da 485, Arnavutlukta 433, Arabistan’da 401, Bosna Hersek’te 415, Irak’ta 386, Cezayir’de 296, Sırbistan’da 419, Romanya’da 340, Mısır’da 365, Suriye’de 404, Yunanistan’da 453, Kıbrıs’ta 307 yıl ırk, din ve dil ayrımı gözetmeksizin insanları 

huzur ve barış içinde yaşatmıştır. İçinde bulunduğumuz yüzyılda bir barut fıçısı olan ve dünya savaşlarının çıkmasına sebep olan Balkan ülkelerinde yaşayan insanlar özelliklede Müslüman Türkler asimilasyonlara, soykırıma ve göçe tabi tutulmuşlardır.

Bulgaristan Osmanlı İmparatorluğu yıkıldıktan sonra kurulan Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında kalan en yoğun ve en çok Türk nüfusuna sahiptir. Bu sebepten ötürü Bulgaristan Türkleri Osmanlı İmparatorluğu’nun zayıflamaya başladığı dönemden başlayarak 1989 yılında Bulgaristan’da komünizm’in devrilmesine kadar en yoğun ve uzun baskılara ve zulümlere maruz kalan Türk toplumudur. Bulgaristan Türkleri 1877–1878 Osmanlı-Rus Harbi ile başlayan dönemden itibaren 100 yıl boyunca Türkiye’ye göç etmişlerdir. Bu göçler neticesinde Türkiye’de hiç azımsanmayacak bir nüfus oluşmuştur. Bulgaristan’dan yapılan bu göçler Bulgaristan Türklerinin nüfusunu olumsuz yönde azaltmış olsa da Bulgaristan Türkleri nüfuslarını korumayı başarmışlardır. Günümüzde Bulgaristan’da 2 milyon civarında Türk yaşamaktadır.

Yukarda belirttiğimiz nedenlerden dolayı Bulgaristan Türklerinin sosyo-kültürel hayatları üzerinde durmakta ve araştırma yapmakta büyük önem vardır. Osmanlı idaresinden sonra Bulgaristan Türklerinin sosyo-kültürel hayatı üzerinde dururken gördük ki Osmanlı İmparatorluğunun son dönemlerinde yapılan 93 Harbi, Balkan Savaşları, Türkiye’ye yapılan göçler ve asimilasyon politikaları Bulgaristan Türklerini derinden etkilemiş, hatta yaşamlarını değiştirmiştir. Bu sebeple Bulgaristan Türklerinin sosyal hayatlarını anlayabilmek için bu konular üzerinde biraz fazla durduk. 

....
...

EDİRNE Eylül 2008 
Erhan VATANSEVER 



Osmanlı İdaresinden Sonra Bulgaristan Türklerinin Sosyo-Kültürel Hayatı 



Türkler, 1353 yılında Osmanlıların Gelibolu’ya geçmesiyle beraber Balkanlara yerleşmelere başlamışlardır. Türklerin yerleştikleri bölgeler arasında Bulgaristan en yoğun Türk yerleşmesinin olduğu bölgedir. Osmanlı İmparatorluğunun bölgede süren beş yüz yıllık hâkimiyeti sayesinde Türk kültürü de sağlam temellere oturarak Bulgaristan’da kalıcı bir hale gelmiştir.

Bulgaristan Türkleri Osmanlı İmparatorluğunun yıkılıp Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasından sonra sınırlarımız dışında kalan en yoğun ve kalabalık Türk toplumudur. Osmanlı döneminde barış ve huzurun hakim olduğu Bulgaristan’da Türkler köyler, kasabalar ve köyler kurmuşlardır. Bu yerleşim alanlarında da camiler, imarethaneler, kervansaraylar, medreseler, hamamlar, çeşmeler, köprüler gibi birçok kültür eserleri inşa etmişlerdir. Bunun sebebi de Türkler Bulgaristan’ı geçici bir yer olarak değil kendilerine bir yurt olarak kabul etmeleridir.

Ancak 1877–1878 Osmanlı-Rus savaşından sonra Bulgaristan Türkleri için kötü günler başlamış, katliam, asimilasyon ve göç gibi insanlık tarihinin en alçak politikalarıyla karşı karşıya kalmışlardır. Bu da ister istemez sosyo-kültürel hayatlarında büyük tesirler göstermiştir. Ancak Bulgaristan Türkleri her şeye rağmen benliklerini korumayı başarmışlardır.
 
---------
ABSTRACT
Thesis Name: The socio-cultural life of Bulgarian Turks after the governance of Osmanli
Author Name: Erhan VATANSEVER
Turks started to settle down to the Balkans while the Ottoman Empire passed to the Gallipoli in 1353. Bulgaria had the most crowded Turks population among the regions where Turks settled. Through the five hundered years sovereignty of the Ottoman Empire at this region, Turkish culture became permanent in Bulgaria by grounding on strong foundations.
Bulgarian Turks are the most dense and crowded Turkish community abroad after the collapse of the Ottoman Empire and the foundation of the Turkish Republic. During the governance of Osmanli, Turks establised villages and towns in Bulgaria, where peace and ease were dominant. They built various cultural works like mosques, soup kitchens, caravansarays, madrasahs, baths, fountains and bridges in these residental areas. The reason of this is that Turks adopted Bulagaria as their own country not as a temporary place.
However, after the 1877-1878 Ottoman-Russian war, the hard days started for the Bulgarian Turks. They were faced with the most despicable policies of the history such as blood bath, assimilation and immigration. This inevitably affected negatively
vi

their socio-cultural lives. But despite them, Bulgarian Turks achieved to protect their idendities.
Keywords: Bulgarian Turks, culture, social life, immigration. 
--------