Örükaya Barajı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Örükaya Barajı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20180810

Çorum’daki 2000 Yıllık Örükaya Barajı’nda Kazı Çalışmaları Başladı



Türkiye’de Roma dönemine ait dört antik barajdan birisi olan Çorum’daki Örükaya’da kurtarma kazıları yeniden başlatıldı.

Çorum’un Alaca ilçesine bağlı Örükaya köyünde bulunan ve kurtarma kazısı yapılan ilk baraj olan Örükaya Barajı, bölgenin Roma dönemi iskanına ve su yönetimine ışık tutması açısından önem arz ediyor. Yaklaşık 2000 yıllık bir geçmişe sahip olan antik barajın inşasında Romalı lejyonların (askeri birlik) çalıştığı tahmin ediliyor.

Anadolu’da bulunan Roma barajlarından biri olan Örükaya Barajı’nın içinde bulunduğu bölgenin antik dönem hidrolojisi, hidro-jeolojik süreçleri, barajın inşa tekniği hakkında edinilmeye başlandığını dile getiren Örükaya Arkeolojik Araştırma Projesi Bilimsel Danışmanı Hitit Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Emine Sökmen, projenin amaçlarından bir tanesinin de barajın içinde bulunduğu peyzajda antropogenik faktörler ve doğal süreçleri ortaya koymak olduğunu söyledi.

 

Suyun yönetiminin Örükaya’nın içinde bulunduğu Alaca coğrafyası için Hitit döneminden beri başlıca konulardan biri olduğunu ve Hitit çekirdek bölgesinde, suyun toplanarak dağıtılmasına, üretim süreçlerinde kullanılmasına dönük olarak barajların inşa edildiğini ifade eden Sökmen, söz konusu bölge için suyun idaresinin tarihsel süreklilik arz ederek Roma döneminde de Örükaya’da vucüt bulduğunu ifade etti. Sökmen, günümüzde ise hem Örükaya Barajı’nın 150 metre güneyindeki sulama göletiyle çevredeki diğer sulama göletleri ve Alaca-Koçhisar barajlarının bu süreklilikle bölge için suyun toplanmasının zaruriyetine işaret ettiğine vurgu yaptı.

Örükaya’nın içinde bulunduğu coğrafyanın antik dönemde Galatia Bölgesi olarak adlandırıldığını kaydeden Sökmen, “Galatia, M.Ö. 1. yüzyılın sonlarında Roma hakimiyetine girerek, bir eyalet olarak yönetsel düzenlemeye tabi, tutulmuştu. Bölgenin Roma’nın Anadolu’daki egemenliğini yayma ve doğuya ilerlemesi sırasında askeri bir üs mahiyetinde olduğunu söylemek mümkün. Nitekim, M.S. 1. yüzyıl başlarında doğuda Parth İmparatorluğu’na ve Armenia’ya karşı gerçekleştirdiği askeri harekatlar sırasında toplanma noktası olarak vazife görmüştü. Bölge, Roma yolağının önemli kollarına ev sahipliği yapmaktaydı ki bu yollar askeri amaçlı inşa edilmişti. Daha sonrasında imparatorluğa ticari ve ekonomik fayda sağlamıştır. Bu yolların önemli bir kolu Örükaya’ya çok da uzak olmayan bir noktadan Yozgat’tan geçmekteydi. Barajın inşasını çok büyük ihtimalle, bölgeye görevlendirilmiş askeri birliklerde yer alan ve Roma hakimiyetine dahil edilen yeni alanların özellikle yol yapımıyla bayındırlık sürecini başlatan asker mühendisler gerçekleştirmiştir” ifadelerini kullandı.



Anadolu’da bilinen 4 tane Roma Barajı’nın bulunduğunu dile getiren Sökmen, “Bunlardan bir tanesi Ankara’daki Bentderesi’nde bulunurdu ancak günümüze kadar korunamamıştır. Bir diğeri Kütahya’da bulunan Aizanoi Antik Kenti’ne hizmet vermiş. Sonuncusu Niğde’de Büget Barajı olarak karşımıza çıkıyor. Örükaya ise bunlardan bir diğeridir. Bu dört barajımızdan bir tanesinin tahrip olduğunu göz önünde bulundurursak kurtarma kazılarıyla Anadolu’daki Roma dönemi baraj yapıları ile ilgili bilgi üretmeye çalışan ilk baraj kazısı olması nedeniyle Örükaya Barajı oldukça önemli” diye konuştu.

Sökmen, bu yıl ki kazı çalışmalarının yürütülmesine Alaca Belediyesi ve Isvea Eurasia’nın da destek verdiğini sözlerine ekledi.

01.08.2018 karar.com

20171031

Arkeoloji: Çorum’da 2000 Yıllık Örükaya Barajı

Çorum’da 2000 Yıllık Örükaya Barajı İklim Değişimine Işık Tutacak

Çorum’un Alaca ilçesinde bulunan antik Örükaya Barajı, M.S. 2. yüzyıldan bugüne kadar dünyada yaşanan iklimsel ve bitki örtüsündeki değişime ışık tutacak.


Çorum Valiliği, Çorum Müzesi Müdürlüğü ve Hitit Üniversitesi işbirliğinde Alaca ilçesine bağlı Örükaya köyünde bulunan Roma dönemine ait antik bendin gün yüzüne çıkarılması için başlatılan arkeolojik kazı çalışmaları tamamlandı. Demir Çağı’nı takiben Orta Karadeniz Bölgesi’nde Helenistik kültürü benimsemiş yerel bir krallık olan Mithradatlar’ın hakimiyet dönemi ve sonrasındaki Roma döneminin yönetsel süreçleri hakkında oldukça az arkeolojik veri bulunurken, Örükaya yerleşimi ve su bendinin tespiti bölgenin Demir Çağı, Helenistik ve Roma dönemleri hakkında önemli katkılar sağlayacak.

2000 Yıllık Örükaya Barajı’nın sahip olduğu özellikler Anadolu’da bulunan diğer antik bendlerde bulunmuyor. İki ana kaya bloğunun arasının bosajlı kesme taşlarla örülmesiyle inşa edilen bendin görkemli bir görünümü bulunuyor. Bu yapı, bilinen baraj sistemlerinden farklı olarak bendin ortasında yer alan kemerli su tahliye bölümüyle bir çeşme binası olarak da kullanılmış gibi görünüyor. Gerçekleştirilen kazılar sonucunda, bend yapısının inşa sürecine ışık tutacak bilgiler elde edilmeye başlanırken, yerleşim alanında yürütülen çalışmalarda ise kültürel tabakalanmaya ışık tutacak bilgiler elde edildi.


Antik bendin rezervuar kısmı, antik dönemden günümüze geçen zaman içinde toprak dolduğunu ve toprak dolgunun kendileri için önemli bir veri kaynağı olduğunu dile getiren Örükaya Arkeolojik Araştırma Projesi Bilimsel Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Emine Sökmen, “İklimsel değişikliklerin tespiti açısından çok önemli bir dolgu toprak. Burası 2000 yıl boyunca toprak dolmaya devam etmiş. Örnek olarak alacağımız toprak ile milattan sonraki 200 yıldan günümüze kadarki hem iklimsel değişiklikleri hemde bitki örtüsü hakkında bilgi sahibi olabileceğiz. Bendin yaklaşık olarak M.S. 2. yüzyıllara tarihlenebileceğini şimdilik ön görüyoruz. Orta Karadeniz Bölgesi’ne M.Ö. 89 yılı ile birlikte giren Roma güçlerinin, Mithradat Krallığı’nı ortadan kaldırması ile birlikte yavaş ancak etkili bir şekilde bölgeye nüfuz ettiğini görüyoruz. Roma, yönetsel açıdan eyalet sistemini uygulamaktaydı ve söz konusu coğrafyada Bithynia, Pontos, Galatia eyaletlerini kurmuştu. 1. yy’ın sonu itibariyle bölgede ciddi iskân faaliyetleri yürütülmekteydi. Örükaya bendi gibi anıtsal bir yapının inşası içinde egemen gücün desteği zaruriydi” dedi.

Yrd. Doç. Sökmen, proje kapsamında gelecek yıl içinde yapmak istedikleri çalışmanın barajın restorasyon çalışmalarına dönük olarak ön çalışma planlamanın yapılması olduğunu açıkladı. Bunun projenin en maliyetli kısmını oluşturduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Sökmen, bu konuda destek beklediklerini ifade etti.

30.10.2017 CNN TURK

🎞️ I am not Turkish but 🇹🇷 ( Ben Türk değilim ama..) akımından... 🇹🇷Türkçe sözlü şarkılar

“Türk değilim ama…” akımı büyük ilgi görüyor -  Son zamanlarda sosyal medyada "I am not Turkish but" yani "Türk değilim ama...