Nevruz Bayramı coşkusu dünyada kutlanıyor. Azerbaycan’ın tarihi Şeki şehrindeki kutlamalar renkli görüntülere sahne oldu. #Azerbaijan #baku #nevruz pic.twitter.com/pGoP0WcTMp
— TRT Azerbaycan (@TRTAzerbaycan) March 22, 2023
Nevruz Bayramı coşkusu dünyada kutlanıyor. Azerbaycan’ın tarihi Şeki şehrindeki kutlamalar renkli görüntülere sahne oldu. #Azerbaijan #baku #nevruz pic.twitter.com/pGoP0WcTMp
— TRT Azerbaycan (@TRTAzerbaycan) March 22, 2023
Umut ERDEM
Olası İstanbul depremine karşı afet planı hazırlayan Kültür ve Turizm Bakanlığı, tarihi eserleri Mimar Sinan’ın kullandığı ‘Horasan harcı’yla güçlendirmeye başladı. Horasan harcı geçtiğimiz yıllarda çalışmaları tamamlanan Galata Kulesi’nin güçlendirilmesinde de kullanılmıştı...
Kültür ve Turizm Bakanlığı, müzeler ve kültür varlıkları için acil afet planı hazırladı. Müzeler için megakentin 2 yakasında büyük depoların hazırlandığı afet planı kapsamında, yüz yıllardır ayakta duran tarihi eserlerin güçlendirilmesi için de harekete geçildi.
SİNAN’IN FAVORİSİ
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Galata Kulesi’nde güçlendirme çalışmalarını geçtiğimiz yıllarda tamamlamıştı. Burada, Osmanlı İmparatorluğu’nun Ayasofya başta olmak üzere camilerde, köprüler ve çeşitli yapılarda sıklıkla kullandığı ‘Horasan harcı’ yöntemi uygulandı. Bakanlık, kireçle, tuğla kırığı ve tuğla tozunun birlikte harmanlanması ile edinilen Horasan harcını diğer tüm tarihi eserlerin restorasyonlarında da uygulamaya başladı. Elastikiyeti çok yüksek olan bu harç, deprem anında en önemli koruma görevlerinden birini üsleniyor. Üstat Mimar Sinan da yüz yıllar boyunca ayakta kalan eserlerinin bir çoğunun yapımında Horasan harcı kullanmıştı.
AYASOFYA YORGUN
Kültür Ve Turizm Bakanlığı, Ayasofya’da da çok kapsamlı bir restorasyon çalışması başlattı. Bakan Mehmet Nuri Ersoy, restorasyon için Hürriyet’e “Ancak uzun sürecek bir çalışma yapılacak. Aşama aşama, bölüm bölüm gidilecek ve bir kapatma yapılmayacak. Bu tür çalışmaların başlayıp 50 yıl sonra bile devam etmesi gerekir. Ortada yüzyılların getirdiği yıpranma var. Yüzlerce yıllık yorgunluğu ortadan kaldırılacak” değerlendirmesinde bulunmuştu. Restorasyonla birlikte yapının statik güçlendirilmesi de gerçekleşecek.
TOPKAPI SARAYI RESTORE EDİLDİ
Topkapı Sarayı ise birçok deprem geçirdi. Saray yapılarının sürekli olarak izlendiği ve bakım-onarım, restorasyon, konservasyon ve ihtiyaç duyulan yerlerde güçlendirme çalışmalarının yapıldığı kaydedildi. Geçmiş yıllarda “İstanbul Topkapı Sarayı Hazine Bölümü Restorasyonu ve Teşhir Tanzimi” işi kapsamında da Topkapı Sarayı Hazine Dairesi’nin restorasyonu yapıldı. Zemin ve yapısal bina güçlendirme projesi de tamamlandı.
TUĞLA, KİREMİT VE KİREÇ KARIŞIMI
Tarihi Horasan harç ve sıvaları agrega (taneli yapı) olarak tuğla, kiremit ve benzeri malzemelerin; bağlayıcı olarak ise kirecin karıştırılmasıyla elde ediliyor. Bu harç ve sıvalar tuğla kırıklarının özelliğinden dolayı suya oldukça dayanıklı.
2 YAKAYA DEPO MÜZE
Bakanlık müzeler için de geniş çaplı bir çalışma başlattı. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Yahya Coşkun, “Depo Müze’leri İstanbul’un iki yakasına yapmayı planlıyoruz. İstanbul Atatürk Havalimanı’nda yapacağımız Depo Müze birkaç aya kadar bitecek” dedi. ‘Depo Müze’lerde eserler yangına, darbeye dayanıklı özel çelik dolaplarda sistematik bir şekilde depolanıyor.
VİTRİNLER SABİTLENDİ:
Dolaplar zemine, duvarlara sabitlenmiş durumda. Kapaklar ile raflar eserlerin düşmesine, kırılmasına mani olacak şekilde tasarlandı. Depreme göre tasarlanmış vitrinler zemine ve duvarlara sabitlendi. Vitrinlerde sergilenen eserler metal ve pleksi kaideler üzerine yerleştirildi. Sarsıntı esnasında yuvarlanarak düşebilecek eserler uygun yerlerinden bağlandı.
DNA’YLA BULUNACAK:
Yahya Coşkun, her türlü kötü ihtimale karşı eserlere kimliklendirme projesi uygulandığını söyledi: “Eserlerimize gizli, görünmeyen, kokmayan, hissedilmeyen barkodlar veriyoruz. Yani yıkım ve benzeri bir hadisede eserlerimizi nakledersek hangi eserin hangi numarayla nereye ait olduğunu kolayca tespit edebileceğiz.”
29 ESER GÜÇLENDİRİLDİ
Edinilen bilgilere göre İstanbul’da Vakıflar Genel Müdürlüğü’e ait 72 tescilli eser var. İstanbul İkinci Bölge’de 29 adet tescilli eserin güçlendirmesi yapıldı. Kılıç Ali Paşa Camisi, Eyüp Mihrişah Valide Sultan İmareti, Şah Sultan Camisi, Edirnekapı Mihrimah Sultan Camisi, Fatih Camisi ve I. Mahmut Kütüphanesi, Pertevniyal Valide Sultan Camisi, Şeyh Süleyman Mescidi, Yavuz Sultan Selim Camisi, Bayezid Camisi, Sultanahmet Camisi, Edirnekapı’da Ayayorgi Kilisesi ve Meşrutaları, Üsküdar Mihrimah Sultan Camisi, Üsküdar Malatyalı İsmail Ağa Camisi, Üsküdar Aziz Mahmut Hüdai Camisi ve Üsküdar Hüsrev Ağa Camisi bu eserler arasında yer alıyor.
Kaynak: https://www.hurriyet.com.tr/gundem/depreme-karsi-horasan-harci-istanbulun-tarihi-boyle-korunacak-42236554
Atatürk, kurşun kalemle, iki küçük not kâğıdı üzerine yazdığı Türk tanımını, manevî kızlarından Afet İnan’ın yardım isteği üzerine yazmıştır. İşte Mustafa Kemal Atatürk'ün o yazısı...
Afet İnan; öğretmeni olan İsviçreli antropolog Profesör Eugène Pittard’ın, kendisine doktora tezi olarak verdiği “Türk Milleti’nin Özellikleri” konusunda Atatürk’ten yardım istemiştir. Atatürk; Afet İnan’ın önce kendi görüşlerini yazmasını istemiş, daha sonra fikrini belirteceğini söylemiştir.
Afet inan, uzun bir çalışma hazırlamış ve Atatürk’e sunmuştur. Bu tanımı çok uzun bulan Atatürk, “Önce sana milletimizi anlatayım” diyerek, kısa ve öz ifadelerle kendi Türk tanımını, elinin altında bulduğu iki küçük not kâğıdı üzerine şu şekilde yazmıştır:
“Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümid etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne 7 bin senelik, en aşağı, bir Türk beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgarları ile sallandı; beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurları ile yıkandı. O çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı; onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu; Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu; şimşek, yıldırım, güneş oldu; Türk oldu. Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Kaynak: ttk.gov.tr/