20210205

✍️ Nazım'a Bir Güz Çelengi - Pablo Neruda


Nazım'a Bir Güz Çelengi

Neden öldün Nazım? Senin türkülerinden yoksun ne yapacağız şimdi

Senin bizi karşılarkenki gülümseyişin gibi bir pınar bulabilecek miyiz bir daha?

Senin gururundan, sert sevecenliğinden yoksun ne yapacağız?

Bakışın gibi bir bakışı nereden bulmalı, ateşle suyun birleştiği

Gerçeğe çağıran, acıyla ve gözü pek bir sevinçle dolu?

Kardeşim benim, nice yeni duygular, düşünceler kazandırdın bana

Denizden esen acı rüzgar katsaydı önüne onları

Bulutlar gibi yaprak gibi uçarlar

Düşerlerdi orada, uzakta,

Yaşarken kendine seçtiğin

Ve ölüm sonrasında seni kucaklayan toprağa



Sana Şili'nin kış krizantemlerinden bir demet sunuyorum

Ve soğuk ay ışığını güney denizleri üstünde parıldayan

Halkların kavgasını ve kavgamı benim

Ve boğuk uğultusunu acılı davulların, kendi yurdundan ...



Kardeşim benim, adanmış asker, dünyada nasıl da yalnızım sensiz

Senin çiçek açmış bir kiraz ağacına benzeyen yüzünden yoksun

Dostluğumuzdan, bana ekmek olan,

Rahmet gibi susuzluğumu gideren ve kanıma güç katan.



Zindanlardan kopup geldiğinde karşılaşmıştık seninle

Kuyu gibi kapkara zindanlardan

Canavarlıkların, zorbalıkların, acıların kuyuları

Ellerinde izi vardı eziyetlerin

Hınç oklarını aradım gözlerinde

Oysa sen parıldayan bir yürekle geldin

Yaralar ve ışıklar içinde



Şimdi ben ne yapayım? Nasıl tanımlanır

Senin her yerden derlediğin çiçekler olmaksızın bu dünya.

Nasıl dövüşülür senden örnek almaksızın.

Senin halksal bilgeliğinden ve yüce şair onurundan yoksun?

Teşekkürler, böyle olduğun için! Teşekkürler o ateş için

Türkülerinle tutuşturduğun, sonsuzca.



✍️ Pablo Neruda

Çeviren: Ataol Behramoğlu