Göktürk ve Uygur Türklerinde Kadın
Göktürkler M.S. 252-745. yıllar içersinde yaşamışlardır. Uygur Türk imparatorluğu ise M.S. 745-840 yılları arasında Göktürklerin bir devamı olarak Türklük dünyasına egemen oldular. Bu her iki Türk devletinin ayrı ayrı yazı sitemleriyle yazılmış Türk belgeleri vardır. Bu belgelerde kadına da yer verilmiştir. Orhun Yazıtlarından öğrendiğimize göre Türk kavimlerinde Töre (Yasa) vardır ve Sosyal düzenbu yasalara göre kurulmuş; aile, mülkiyet ve diğer hukuk sistemleri düzenlenmiştir.
Evlenmelerde babayla birlikte ananın da rızası şart olduğu gibi, erkek tarafı, günümüzde de Anadolu’da uygulandığı üzere kız tarafına “Kalıng” adıyla verilen “Ağırlık” (at, koyun gibi mallar) vermek zurunluluğunda idi. Bu dönemlerde de kadın, üstün bir saygı gören, sevilen ve tüm hakları gözetilen, özellikle analar çok hürmet edilen varlıktır.Evli bir kadın, kutsa! sayılır, ona tecavüz edenler idam edilirdi. Genç kızları kandıranlar ağır cezalara çarptırılırdı.
Orhun yazıtlarından öğrendiğimize göre Kutluk Han’ın ölümünden sonra, hanımı Bilge Hatun tahta çıkmıştır. Bu yazıtlarda Hakanla Hatunun birlikte tahta çıktıkları ve tahta çıkan Ananın “Bilge Hatun” unvanını aldığı öğreniyoruz (Bilge Hatun, anlam itibariyle devletin bilgin ve eğemen melikesi demektir). Oğulların terbiyesiyle tamamen analar meşgul olurdu. Yazıtlarda şu kayıt vardır: “Umay gibi olan Hatun anam sayesinde kardeşim kahraman adını aldı” (Umay Gök ve Yer Tanrılarından sonra, eski Türklerde çocukları koruyan bir Tanrıçadır).
Türk Kadını aile hayatında erkekle eşit durumda olup, eski Türk inançlarına göre Gök ve Güneş, Kadın Tanrıçaları; Yer ve Ay, Erkek Tanrıların simgesi sayılırdı. Türk erkeğinin kutsal bir sevgiyle bağlandığı üç şey vardır. Atı, Kılıcı, Kadını.
.
Bir önceki yazımız olan Cumhuriyet Döneminde Türk Kadınına Verilen Haklar
başlıklı makalemizde cumhuriyet döneminde türk kadınına sağlanan haklar
ve cumhuriyet döneminde türk kadınının sahip olduğu haklar hakkında
bilgiler verilmektedir.