Yıldırım Koç
Aydınlık Gazetesi, 25.1.2020
Geçenlerde bir grup gençle birlikte yurtdışına kapağı atma sevdasını konuştuk. Daha sonra da yolda rastladığım eski bir tanıdığım, Hollanda’ya gideceğini söyledi. “Ne yapacaksın orada; böyle canlı bir ülke bırakılıp gidilir mi?” dedim. Nişanlısı orada doktora yapıyormuş. “Bir süre bakacağım, deneyeceğim” dedi. Onun için üzüldüm.
Yurt dışı heveslisi ve hatta sevdalısı gençlerle konuşurken bazı noktalara dikkatlerini çekiyorum.
KOLLARINI AÇMIŞ SİZİ BEKLEYEN İYİ KALPLİ İŞVERENLER YOK
Türkiye’de beklediğini bulamayan bazı üniversite mezunu gençler, Almanya, İngiltere, Hollanda, Kanada, ABD gibi ülkelerdeki işverenlerin kollarını açarak onları beklediğini sanıyor. Sanıyor ki, bu işverenler, “Ne iyi ettiniz de geldiniz, biz de Türkiye’den sizin gibi gençleri bekliyorduk” diyecekler.
Yok böyle bir dünya.
Siz bugün Türkiye’deki Suriyeli bir mühendise ve iktisatçıya nasıl bakıyorsanız, kapağı atmaya çalıştığınız ülkenin insanları da size öyle bakacak. “Bunlar,” diyecekler, “Kendi ülkelerinde iş bulamayacak kadar beceriksizler; bir de burada cenneti yaşayacaklarını zannediyorlar.”
Size 2018 yılında bazı AB ülkelerindeki 15-24 yaş grubu işsizlik oranlarını vereyim (EC, Employment and Social Developments in Europe-2019 Annual Report):
- İtalya: yüzde 19.2
- Yunanistan: yüzde 14.1
- İspanya: yüzde 12.4
- Fransa: yüzde 10.6
- İngiltere: yüzde 10.4
- Güney Kıbrıs: yüzde 13.2
- Almanya: yüzde 5.9
- Avrupa Birliği Ortalaması: yüzde 10.4
YABANCI DÜŞMANLIĞI GİDEREK GÜÇLENİYOR
Ekonomik kriz Avrupa Birliği ülkelerinde de devam ediyor. Ekonomik kriz derinleştikçe, elindeki iş olanaklarını yabancılara kaptırmak istemeyenler arasında yabancı düşmanlığı hızla yayılıyor. Ayrıca zaten bu eski sömürgeci ülkelerde yabancıları aşağılama son derece yaygındır. Bazı ülkelerde bu yabancı düşmanlığı çok açıktır; bazılarında daha rafinedir. Özellikle Türklere karşı tavır, açık veya gizli, genellikle olumsuzdur. Türk insanı 13. yüzyıldaki Moğol istilası dışında işgal yaşamadı. 1919-1922 dönemindeki işgal girişimi de zaferimizle sonuçlandı. Bu nedenle genlerimize işlemiş bir bağımsızlık ruhu var. Çok şükür ki bu özelliğimizi yitirmedik. Geçmişte başka ülkelerin hakimiyetleri altında yaşamış Macarları, Bulgarları, vb. yakından tanımışsanız, bu konuda bizlerden ne kadar farklı olduklarını görebilirsiniz. Emperyalist güçler de bunun farkındadır ve bu nedenle, Türklere karşı dostça tavır alanı fazla değildir. Türkiye’den “kapağı atacağınız” bir başka ülkede, böylesine gizli veya açık düşmanca bir ortamla karşılaşacaksınız.
ÜNİVERSİTE DİPLOMASI İŞE YARAR MI
Türkiye’de 200’den fazla üniversite var. Bunların ancak çok küçük bir bölümü uluslararası alanda itibarlı eğitim/öğretim kurumları kabul ediliyor. Bugün birçok üniversiteden mezun olup Türkiye’de iş bulamayan bir kişinin gidip diplomasının sıradan bir kağıt sayılacağı bir ülkede uygun bir iş bulabileceğini sanması hayaldir.
SÖMÜRÜCÜLERE HİZMET
Bugün emperyalist ülkelere “kapak atarak” kendini kurtarmaya çalışanlar, emperyalist ülkelerin başka ülkeleri sömürerek elde ettikleri kaynaklardan pay almayı içlerine sindirebilenlerdir. Dünya bugün ezen uluslar ve ezilen uluslar arasındaki bir mücadelenin içindedir. Geçmişin ezilen ulusları emperyalizme karşı baş kaldırmakta ve emperyalizmi geriletmektedir. Birazcık vicdanı olan bir kişi, sömürücülerin yanında mı yer almalıdır, sömürülenlerin sömürüye karşı mücadelesinde mi?
TÜRKİYE’Yİ DÜZELTMEK VE GELİŞTİRMEK ÇOK DAHA KOLAY
Türkiye müthiş bir ülke; milletimiz müthiş bir halk. Eksiklikleri var. Sahtekarımız çok. Hain kotamız da yüksek. Ancak iyi insanlarımız çok daha fazla. Olağanüstü yetenekli ve yaratıcı insanlarız. Çok da renkliyiz. Binlerce yıllık kültürlerin senteziyiz. Böyle bir ülke bırakılıp gidilir mi? Emperyalist ülkelerde insanlar bencil, bireyci ve yalnız. Tüm dünyaları daha fazla tüketmek üzerine kurulu. Dostluk, arkadaşlık, yoldaşlık, komşuluk yok. O zaman hoşgörü de olmuyor. Renksiz, monoton yaşamlar ve verilen talimatları uygulayan robotlar ortaya çıkıyor.
Türkiye’de tabii ki birçok sorunumuz var. Ancak bu sorunları çözmeye çalışmak, yabancı bir ülkede aşağılanmak ve ezilmekten çok daha mantıklı.
Ne yapacaksınız başka ülkelerde! Bu güzelim ülke ve halk, bırakılıp gidilir mi hiç!
Alıntı/ Kaynak: https://www.aydinlik.com.tr/gencler-ve-yurt-disi-sevdasi-yildirim-koc-kose-yazilari-ocak-2020