YÖRÜKLER
AMAÇ
Toplumları ve bireylerini çeşitli yönleri ve boyutlarıyla tanımada ele alınması gereken önemli özelliklerinden birisi onların giysi kültürleridir. Zira bir toplumun giysi kültürü, bize o toplumun özgün ekolojik koşullarını, ekonomik yapı ve olanaklarını, çeşitli gelenek ve törelerini, değer yargılarını, estetik ve sanatsal özelliklerini, etik değerlerini kapsamlı bir biçimde tanıma konusunda oldukça önemli bilgiler sunar.
Antalya Olgunlaşma Enstitüsü olarak; kültürümüzü daha iyi tanıma ve tanıtabilmek amacıyla Akdeniz ve Antalya’da yaşayan yörükler ile ilgili geniş kapsamlı araştırma yapmaya, araştırmalar doğrultusunda koleksiyon oluşturmaya karar verdik.
SONUÇ
Yörükler ile ilgili Antalya, Alanya, Gazipaşa merkez ve dağ köylerine giderek sandıkları açtık. Yörük giysileri, giysilerde kullandıkları aksesuarlarına dokunduk, hissettik. Geçmişi özleyen yaşlılarımızdan maniler, türküler, uzun havalar eşliğinde örfleri adetleri, yaşam tarzlarını hissettik.
Konar-göçer Yörüklerin günümüze kadar gelen geleneksel üç etek ve bindallıları ile aslına sadık kalarak YÖRESEL GIYSI KOLEKSIYONU,
Model, kalıp, desen, kumaş ve süsleme özelliklerinin günümüze uyarlanması sonucu MODERNIZE YÖRÜK GIYSILERI KOLEKSIYONU,
Yağlı boya tekniği, unutulmaya yüz tutmuş batik tekniği ile YÖRESEL GIYSI VE BAŞLAR RESIM KOLEKSIYONU,
Gümüş ve bakırla geçmişin eşsiz baş, gerdanlık ve kemerlerinden oluşan YÖRESEL TAKILAR KOLEKSIYONU
Oluşturarak Yörük kültürünün geçmişten günümüze uzantılarıyla kültürümüze ışık tutmak istedik.
YÖRÜK
Yörükler, göçebe yaşam tarzını seçmiş insanlardır. Yörükler, atlı - göçebe Türk kültürüne uygun yaşantılarını diğer birçok Türk topluluğuna göre daha uzun süre devam ettiren ve yerleşik düzene nispeten yakın zamanlarda geçen Türk topluluklarından birisidir. Bu hayat tarzı ile onların karakterlerine yansıyan ve onların temel özellikleri haline gelmiş bir takım hasletleri vardır.
Yörükler hoşgörülü insanlardır. Sürekli olarak yer değiştirirler ve farklı anlayışa sahip bambaşka yaşantı tarzları olan insanlarla karşılaşırlar. Bu durum onların daha hoşgörülü insanlar olmasını sağlar, çünkü onlarla barış içinde yaşamanın tek yolu hoşgörüden geçer. Kendi hayat tarzlarını korumanın başkalarının hayat tarzına saygı duymakla mümkün olduğunu görmüşlerdir.
Yörükler yardımsever ve çalışkan insanlardır. Hayatlarını yaylalarda sürdürmek ve daha rahat yaşamak için ihtiyaç duydukları şeyleri kendileri üretmek ya da başka Yörüklerden karşılanmak zorundadırlar. Bu mecburiyet onlara imece sistemini ve paylaşmayı çok iyi öğretmiştir. Bu yüzden her Yörük obası aslında bir tür entegre fabrika gibi çalışır. Peynir, yağ, yoğurt yaparlar, koyunlarından yün elde ederler, bu yün ile kilim, halı, çadır çulu dokurlar, çorap örerler, deriyi işler, post, çarık, peynir tuluğu yaparlar. Kısacası her Yörük obası bağımsız bir ekonomik birimdir.
Yörükler özgürlüklerine de düşkündürler, Özgürlükleri için tehlike olarak gördükleri ev-bark, tarla-bahçe sahibi olma işine hiç meyletmemişler, Anadolu'nun uçsuz bucaksız yaylalarında o pınar başı senin bu pınar başı benim dolaşıp durmuşlardır.
YÖRÜK KADINI
Yörüklerin yaşamında kadının önemli bir yeri vardır. Yörük kadını beş parmağında beş hüner, üretkenliğin, sevginin, vefanın eşsiz bir örneğidir.
Kadın evin direğidir. Çadırın yönetimi evin en yaşlı kadınınındır. Çadırda dumanı tüttürür, ekmek, aş yapar. Hayvandan sütü kadın sağar. Keçiden koyundan kırkılan yünü, kılı o temizler, eğirir boyar, kilimi, çadırı, heybeyi, kolanı kadın dokur, bin bir renkli motife dönüştürür. Üzerlerine giyilen giysiyi kadın diker. Konuğu kadın ağırlar, Çadıra atlı bir misafir geldiği zaman onu kadın karşılar, silahını alır, atını bağlar, döşekleri serer, ikram ve izaz eder.
YÖRÜK KADIN GİYSİLERİ
ÜÇETEK
Uzun bir cebeni andıran, kadife, ipek, çitari veya kutnu kumaşlardan oluşan önü açık belden itibaren etek kısmı üç parçadan oluşur. Maraş işi, sim sırma işleme, oyalar ile süslenen üçeteğin öndeki iki parçası bele bağlanır. Bele bazen tek taraflı üçgen sallama yapılarak şal kuşak bağlanır. Bazen de telkari gümüş işçiliği ile yapılmış ön tarafta gümüşten tokası bulunan gümüş kemer takılır
Üç etek içine genellikle basmadan ya da ipekten yapılmış ağı geniş şalvar, Canfır ve Melas kumaştan yarım yakalı, bağrı açık yaka ağzına, bağır (göğüs)kısmı pullu veya oyalarla süslenmiş içlik (Göynek) veya İçliğin kumaşından yine yaka ve göğsü iğne-pullu oyalı Omuz genişliğinde, yakası açık, kolları ve arkası olmayan hakim yakalı tek parçalı bağırtlak(boyunluk sütlük göğüslük) giyilir.
Üç etek üzerine kollu, üzeri sırmalı fermene diye adlandırılan kısa yelek de kullanılmaktadır
BİNDALLI
Bindallı Yörük kızlarının düğünlerinde giydikleri gelinliklerdir. Evlendikten sonra katıldıkları tüm düğünlerde kullanılmaktadır.
Genellikle koyu kırmızı, mor, lacivert gibi koyu renk kadife ve atlas kumaş üzerine sırma, sim, altın tel ve benzer materyal kullanarak, çeşitli tekniklerle serpme dal, yaprak, çiçek vs. motifler işlenmiş tek parça önü kapalı giysidir.
BAŞLAR
Üç etek ve bindallılarda başta fes tepelikli olarak kullanılır. Fes üzerine beyaz, oyalı, pullu, yazmalar bağlanır. Pullu ve oyalı örtülerin yanında yeşil, sarı, beyaz, kırmızı renkte yemeniler örtülür. Bu renkler Yörüklerin Orta Asya’dan beri geleneksel renkleridir. Giyenin bekar, nişanlı veya evli olduğunu anlatabilecek niteliktedir.
Yörük kadınları her çeşit malzemeyi süs olarak kullanır, çiçekler bitki tohumları, boncuklar, pul, düğmeler, deniz kabukları renk renk iplikler, yün parçaları, püsküller, at kılları, madeni parçalar ve kanatlı hayvan tüyleri kullanır.
Fesin uç kısmında "alınlık" denilen bir sıra altın veya "vurgun" denilen gümüş gerdanlık biçimindeki takılar takılır. Alınlık ya da vurgunun olmadığı hallerde, fes üzerine altın veya gümüş paralar takılır.
Saçlar, saçlara yapılan örgüler, örgülerin miktarı, kahküller ve zülüfler ile baş süslenmeleri ile bu süsleme şekilleri, evli ya da bekar olduğunu gösterir.
Başa örtüler, örtülerin kenarlarına yapılan oyalar bile giyenin bekar, nişanlı veya evli olduğunu anlatabilecek niteliktedir.
AYAĞA GİYİLENLER
Ayakta, işlemeli yün çorap ve dolamalı çarık bulunur. Zaman zaman da çarığın yerini mes alır