20200512

✍️🗺 Mu Kıtası Mitolojisi - Nuray Bilgili

Resim1: Pasifik Okyanusunda yaşanan bir tufan sonucu sulara gömüldüğü söylenen Mu Kıtası. 

Mitoloji Türkçe, ”Söylence Bilim” anlamında kullanılan bir kavramdır. James Churchward’ın (1851-1936) Mu Kıtası ile ilgili araştırmaları da işte bu “Söylencelerin” derlenmesine dayanır. Bu yüzden Mu ile ilgili söylenceleri ve anlatıları önemsiyorum. İnsanlığın bilinçaltında kayıtlı olan tüm gizemli “Gerçekleri” bu söylencelerde bulabiliriz. Bilinçaltında, arketipik kültür kodları dediğimiz, semboller ve simgeler vasıtası ile tutulan ve anlatılan bu efsaneler, gerçek yaşanmış olaylar olabilir. Bu olaylar masalsı ve şifreli bir dille ve sözlü kültür aracılığı ile kuşaktan kuşağa aktarılır. İnsan bilinci gerçek yaşanmış olayları hafızasında ancak “mitleştirerek” tutabilir. Buna “Mitolojik Hafıza” da denebilir. Ünlü dinler tarihi uzmanı Mircea Eliade’ya göre gerçek yaşanmış tarihi olaylar 200-300 yıl sonra mitolojiler ve masallar dünyasına dahil olur. Mitolojiler insanoğlunun daima ilgisini çekmiştir ve çekmeye de devam edecektir. Bunun en önemli sebebi gizemli bir dille anlatılmaları ve yazılmalarıdır. 

19. yüzyılda “Sözlü Kültürün” derlenmesi, Alman Jacop ve Wilhem Grimm kardeşler ile başlar. Köyleri ve kasabaları dolaşarak yüzyıllar boyunca anlatılan masalları, efsaneleri derleyerek yazılı hale getirmiş ve yayınlamışlardır. Onlar, diğer milletlerin kendi efsane destan ve mitolojilerini derlemelerine kapı açmıştır. Finler Elias Lönrot aracılığı ile Kalevala gibi bir destana sahip olduklarının farkına varmıştır. 

Ve böylece “Batılılar” yüzyıllardır kendi kültürlerinin temeli zannettikleri, Yunan mitlerine ait olmadıklarının farkına varmıştır. Ya da Hıristiyan kültüründeki Yahudi-Sami mitlerine.

James Churchward’ın Pasifik Okyanusunda battığı varsayılan Mu Kıtası ile ilgili söylenceleri derleme çalışmaları da 20. Yüzyıl başlarına dayanır.

Arkaik dönemde insanlar yazılı bir arşiv ve kültürleri olmadığı için bir çok bilgiyi sembol ve simgeler aracılığı ile gelecek kuşaklara aktarmıştır. Okumasını bilene bu simgeler çok şey ifade eder. Türkler bu sembollere Tamga adını verir ve bu soyut sembolleri en çok kullanan millet de Türk milletidir. 


Kaynakça

  • Türklerde Maddi Kültürün Oluşumu, Emel Esin, Kabalcı Yayınları, 2003.
  • Türk Sanatında İkonografik Motifler, Emel Esin, Kabalcı Yayınları, 2003.
  • Türk Kozmolojisine Giriş, Emel Esin, Kabalcı Yayınları, 2001.
  • Batık Kıta MU’nun Çocukları, James Churchward, Ege Meta Yayınları, İstanbul, Nisan 2012
  • Kayıp Kıta MU’nun Kozmik Güçleri 1, James Churchward, Ege Omega Yayınları, İstanbul, 2009.
  • Kayıp Kıta MU’nun Kozmik Güçleri 2, James Churchward, Omega Yayınları, İstanbul, 2010.
  • http://blog.my-mu.com/
  • http://www.sacred-texts.com/atl/ssm/ssm04.htm







📰✍️🇹🇷Milli Devlet Devrimci İradeyle korunur ve güçlenir -Ercan Dolapçı

Milli devlet devrimci iradeyle korunur ve güçlenir İşgale uğradık, ordumuzu örgütledik, emperyalizmi yendik, Cumhuriyetimizi, millî devletim...