Adapazarı Geyve ilçesi Sakarya Nehri üzerinde inşa edilen 1495-96 tarihli Sultan II.Bayezid köprüsündeki celi sülüs kitabe.
*Kalplerin şifa bulması, sevgililerin kavuşmasına bağlıdır.'
“Şifa’ü’l kulûb likâ’ü’l-mahbûb”
Osman Hamdi Bey eserinde Kaplumbağa Terbiyecisi'nin önünde durduğu pencerenin üstünde yer alan sivri kemerli alınlıkta da “Şifa’al-kulûp lika’al Mahbub”
yani “Kalplerin şifası, Sevgiliyle (Hz. Muhammed) buluşmaktır” yazılıdır.
---------------
(*Celî sülüs hem yalın hem de zemini süslü olarak kullanılmıştır. Bu dönemdeki celî sülüs yazıların ortak özelliği, harflerin cılız, dik harflerin yukarıdan aşağıya doğru incelmesidir. Lugatte “âşikâr, iri, büyük” manalarına gelen celî, ıstılah olarak hat sanatında bir yazı cinsinin, meşk kaleminden daha kalın kalemle yazılan iri şekline verilen isimdir.Meselâ, sülüs yazısı normal olarak 2,5 mm’lik kalemle yazılır; bu ölçü aşılınca yazı celîleşmeye başlar. Kalem kalınlığı üç katına ulaşınca yazı artık celî olur. Sülüs yazı ile celî yazı arasındaki ölçü ile yazılan yazıya da Türkçe’de tokça sülüs, Arapça’da sülüseyn adı verilmiştir. Celî yazının kalınlığının sınırı yoktur. Ayrıca, celî kelimesi bir yazı çeşidini değil, karakterini ifade eder. )
Alıntı:https://osmanli.org.tr/hattat-mustafa-rakim-ve-celi-sulus
-Blogçu notu
-----------------
