Katman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 6 yıl öncesine kadar köyünde büyük ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yaparken, gelirlerinin azalması üzerine tarım ve hayvancılık alanında farklı arayışlara girdiğini söyledi.
Araştırmaları sonunda kanatlı hayvan yetiştiriciliğine yöneldiğini belirten Katman, "2014 yılında ilk olarak 150 tavuk alıp, kanatlı hayvan yetiştiriciliğine başladım. İstanbul’dan bir çiftlikten aldığım tavukların yanında, istemediğim halde 7 kaz verdiler." dedi.
- "Tüketicilerin kaz etine ilgisi dikkatimi çekti"
İstemeden de olsa aldığı kazların zamanla önemli bir gelir kapısı haline geldiğini anlatan Katman, şöyle devam etti:
"Çeşit olsun diyerek aldığım kazları köyüme getirip, bahçeme bıraktım. Sayısı 10 oldu, 20 oldu. Hızla çoğalmaya başlayınca kazın ne şartlarda üretildiğini, tüketildiğini araştırmaya başladım. Son yıllarda tüketicilerin özellikle kaz etine olan ilgisi dikkatimi çekti. Ürettiğim kazları Türkiye'de pazara sunarken, yurt dışından da talep olduğunu gördüm. Irak ve İran’dan talep oldu. Tarım Bakanlığına müracaatta bulunarak, gerekli belgelerimi aldım. 2018 yılında ilk parti olarak 250 kazı Irak'a gönderdim."
- Köyden 100 bin dolarlık kaz ihracatı Katman, Irak'a gönderdiği kazların yoğun ilgi gördüğünü ve yeni talepleri beraberinde getirdiğini ifade ederek, "İlk kaz ihracatımızın ardından 100, 150 ve 200 adetlik partiler halinde toplamda 2 bin 500 adet kaz ihracatı yaptım. Yaklaşık 100 bin dolarlık döviz girdisi sağladım. Bunu Aksaray'ın bir köyünden yaptığım için gururluyum." diye konuştu. Hobi olarak başladığı kanatlı yetiştiriciliğinde ihracat yapan bir üretici haline geldiğini dile getiren Katman, "Köydeki çiftliğimizde kaz üretiminin yanında süs tavuğu ve ördek gibi bazı kanatlı hayvanları besleyip çoğaltıyorum. Hedefim, bu türlerden de ihracat yaparak ülkeme ve köyüme döviz girdisi sağlamak. Ülke ekonomisine kendi çapımda katkı sağlamak istiyorum." ifadelerini kullandı.