20200215

🎞 🇹🇷🗣Halk ne diyor? Türk kültürüne yabancı ticari amaçlı bir gün: Sevgililer Günü



''Kültürleri yozlaştırmak bu yollarla oluyor. Sizin olmayanı size aitmiş gibi pazarlıyorlar.
Toplumun algılarını yönlendiriyorlar. Kültür değerlerinin bir parçası, örf ve adeti gibi topluma şırıngalıyorlar. Sömürgecilerin başka bir sömürme yolu. Kendine yabancılaştırma taktiği. Ve asıl hikayesi de ürkütücü...''
Blog editörü

‘Sevgililer Günü’ sanarak aslında bir katliamı anıyoruz
  Gürbüz Evren   14 Şubat 2020


Her 14 Şubat’ta, birbirinin kopyası rivayetlerin, hikâyelerin, sözde efsanelerin dolup taştığı Sevgililer Günü yazılarının bombardımanına maruz kalırız.

Nezih medyamız, anlatılan her hikâyeye inanan yurdum insanına, bir önceki yıldan aldıklarını kopyala-yapıştır yöntemiyle satarak, tüketim çılgınlığına katkı sağlar.

Oysa Sevgililer Günü’ne ilişkin doğru bilgiler, özellikle Vatikan arşivlerinde fazlasıyla yer almaktadır.

Özetin de özeti şöyle:

Roma Ordusunun en gözde komutanlarından Gellius Antonius, 269 yılı Eylül ayında, 2. Claudius Cothicus adıyla bilinen İmparator Marcvs Avrelıvs Valerıvs Clavdıvs’a, bir rapor sunar.

Romalı komutan, ordunun çok güçlü olması için askerlerin evlenmemesi gerektiğini, çünkü bekâr askerlerin daha iyi savaştığını söyler.

Bunun üzerine İmparator, “Evlenmiş askerlerin ordudan atılmasına, yerlerine bekârların alınmasına karar verir. Bekâr askerlerin, ordudan ayrılıncaya ya da emekli oluncaya dek evlenmesini yasaklar. Bu emre uymayanların ise tespit edilip, en ağır şekilde cezalandırılacağını” bildirir.

İmparator ayrıca, komutan Gellius Antonius’dan, 5800 kişilik tamamen bekâr erkeklerden oluşan ilk lejyonu kurarak, savaşa sürmesini, böylelikle bekâr askerlerin başarısının test edilmesini de emreder.

Yeni lejyondaki askerlerden Avrelianves, İmparatorun kararından önce evlenme hazırlıkları yapmaya başlayan bir gençtir.

Mesleğini çok seven ve savaşlarda gösterdiği başarılarından ötürü komutanlarının beğendiği, orduda yükselme şansı olan Avrelianves, askerlikten de, sevgilisinden de vazgeçmek niyetinde değildir.

Avrelianves’un sevgilisi Julias Caesonia ise bir an önce evlenmek istediğini, ailesinin de bu yönde baskı yaptığını, aksi takdirde ayrılmaları gerektiğini söylemektedir.

Bu durumda olan sadece Avrelianves ve Julias Caesonia değildir.

Papa 1. Felix’e, gizlice evlenmek isteyen birçok askerden talepler gelmektedir.

Papa ise çare olarak, en çok güvendiği adamlarından olan rahip Valentine’i görevlendirir.

Papa 1. Felix, kendisine başvuran 14 askeri de, asıl adı Galius Valentinus olan rahip Valentine’e yönlendirir.

Rahip Valentine, askerlere, evlenmek istedikleri kızları da alarak, 13 Şubat’ta, Roma yakınlarındaki Nemius (Nemi) köyündeki küçük kilisesine (Chapelle) gelmelerini söyler.

O gün gelenler arasında sadece Avrelianves ve Julias Caesonia çifti yoktur.

Avrelianves, yeni kurulan lejyonda önemli bir göreve seçildiği için o gün gelememiştir, ama arkadaşlarından biri aracılığıyla ertesi gün orada olacağını bildirmiştir.

Rahip Valentine, diğer çiftlerin nikâhını kıyar ve herkese hediye olarak da gümüş haç kolyeler verir. Aslında bu hediyeleri, Papa 1. Felix göndermiştir.

Avrelianves ve sevgilisi Julias ise ertesi gün, öğleden sonra rahip Valentine’in şapeline gelirler.

Rahip Valentine, iki genci evlendirir, diğer çiftlere verdiği hediyeyi onlara da sunar. Gençlerden, gümüş haç kolyelerini birbirilerinin boynuna takmalarını ister.

Ancak bu gelişmeler gizli kalmayacaktır, çünkü yeni lejyonu kuran komutan Gellius Antonius’un çok iyi çalışan bir istihbarat ağı vardır.

Lejyonundan bazı askerlerin bir rahip tarafından gizlice evlendirildiğini öğrenmiştir.

Söz konusu 13 asker tespit edilerek, kafaları kesilir. Cesetleri, arenaya çıkacak aslanların kafesine atılır, eşleri de lejyondaki askerlerin cinsel ihtiyaçlarını gidermek için kurulan eve alınır.

Avrelianves ise aynı gün gitmediği için istihbarat tarafından belirlenememiştir.

Son askerin de kim olduğunu mutlaka öğrenmek ve yeni lejyona evlenmemeleri konusunda verilecek dersi tamamlamak isteyen İmparator, komutan Gellius Antonius’a, rahip Valentine’i en sert şekilde sorgulamasını söyler.

Romalı komutan istenileni yapar, ama rahip Valentine’den herhangi bir bilgi alamaz.

Avrelianves’un adını vermeyen rahip Valentine’in kafası orada kesilir ve şapeli de cesedinin üstüne yıkılır.

Bu olaya şahit olan köylüler, aylar sonra Papa 1. Felix’e, 4 Eylül 270 tarihli bir mektup yazarak gördüklerini, duyduklarını anlatırlar.

İmparator 2. Claudius Cothicus’un ölümünden sonra gelen bu mektubun ardından Papa 1. Felix, 14 Ekim 270’de rahip Valentine’i, Saint (Aziz) ilan eder.

Saint Valentine olarak anılan bu rahibin başlattığı, sevgilileri kavuşturma ve kilisenin onlara hediye verme geleneği ise kendisinden 740 yıl sonra Avrupa’nın bazı ülkelerinde yeniden canlanır, günümüzde de her şeyi sömüren vahşi kapitalizmin eline geçerek, Sevgililer Günü olur.

Avignon Kilisesi ve Vatikan arşivlerindeki toplam 18 belge (Latince) iyi okunduğunda Sevgililer Günü’nün aslında bir katliamdan kaynaklandığı görülecektir.


Bu kadar Latince isim ve tarih okuyucuyu sıkmış olabilir düşüncesiyle burada keselim, ama konunun devamı var.

Alıntı/Kaynak: https://veryansintv.com/sevgililer-gunu-sanarak-aslinda-bir-katliami-aniyoruz/?fbclid=IwAR2FvvQHTo7XobnPWwLxWYwqng18G9hJB-hHFMEPYRfKNL9xuKolGv4F64Q